AİLE KONUTU ŞERHİ
(AİLENİN İKAMET ETTİĞİ KONUTA, VASFINA BAKILMAKSIZIN KISITLAMA GETİRİLMESİ İMKANI) 4721 SAYILI TÜRK MEDENİ KANUNU, MADDE 194)
Hayatımızda hiçbir şey tesadüflere kalmasın yahut yaşanan yıllarımız hezimetle sonuçlanmasın diye kanun koyucu bizi ve nezdimizde hukukumuzu, hayatımızın her anında koruyucu-kollayıcı bazı kanun maddeleriyle donatmıştır.
Bunlardan birisi de 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 194. Maddesinde karşılığını bulan “Aile Konuta Şerhi” işletme mevzu-u bahsidir.
Burada hedeflenen, er (erkek) ya da kadın olmasına bakılmaksızın mağduriyetlerin önüne geçilmesini sağlamaktır.
Var olmanın en değerli unsuru olarak “Aile” ‘yi koruyan kollayan kanun koyucu, evvela barınmanın birincil derecedeki öneminin farkında olarak böyle bir yasa oluşturmuştur.
TMK.: Madde 194 – (06.02.2014 tarihli ve 6518 sayılı Kanunun 44. maddesi ile değişik) Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz.
Buradan hareketle:
Kanun koyucunun buradaki amacı, aksi durumda insanların zor karşısında yıkılmamalarıdır. Hayatta zorluklar muhakkak ki vardır ve olacaktır. Ancak barınmak, insanların hatta tüm canlıların birincil ihtiyacıdır. Bir kümes oluşturunuz ve tavukları izleyiniz. Hava kararmadan tüm tavuklar yana yıkıla kümeslerine girerler. Yahut, doğayı izleyiniz. Ayı’nın dahi ini vardır diil mi !
Evet, artık gelir isek saded’e: Eğer bir aile konutunuz var ise, bunun için herhangi bir mahkeme kararına, davaya ihtiyaç duymadan tasarrufu leyhinize kısıtlayabilirsiniz. Oturduğunuz ikametgahın aileye özgü konut olduğunu, kabul görür evrak ile belgelemeniz halinde, tapu kaydı size değil eşinize de ait olsa, kayıt üzerine kısıtlayıcı şerh düşürebilirsiniz.
Peki ne yapmak gerek! :
Öncelikle; aile konutunun tapu kaydını üzerinde barındırmayan eş muhtarlığından bir ilmühaber almalı. İlmühaberin içeriği, özetle bahsi edilen taşınmazın aile konutu olduğunu vurgulamalıdır. Yani: “Şu parsel üzerinde bulunan konut, bu ailenin aile konutudur” denmesi de yeterlidir.
Fakat bu arada, aile konutu olarak özgülenecek olan taşınmazın bir apartman dairesi olması gerekmemektedir. Yani, çokça karşılaşıldığı üzere tapuda arsa yahut tarla vasfıyla kayıtlı bir taşınmaz üzerindeki yapı da, ailenin konut ihtiyacına yönelik yapı barındırabilir. Binanın tapuya tescilli olması, cins tashihi yaptırılması gerekli değildir. Muhtarlığından alınacak bahsi edili şekildeki ilmühaber ve başvuru dilekçesi ile yapılan müracaat sonucunda Tapu Müdürlükleri’nce işlemin karşılanması ve talep yönünde “Aile Konutu Şehri” işlenmesi öngörülmüştür.
Bahsi edilen şerhin işlenmesi ile artık tapu kaydını elinde bulunduran eşin, taşınmaz üzerindeki tasarrufu kısıtlanmakta ve mağduriyetin önüne geçilmesi amaçlanmaktadır. Tapu kaydına kısıtlama şerhi işlenen taşınmaz kısıtlama şerhi kaldırılmadıkça alınıp-satılamaz, kiraya verilemez.
İyi günler dileklerimle…
Deniz KARAMANOĞLU.